Birileri F.Bahçe için düğmeye mi bastı?

Cumartesi gecesi başımdan tuhaf bir olay geçti... Türk futbolunun derin dünyasına yakın bir arkadaşımla karşılaştım

Haberin Devamı

Cumartesi gecesi başımdan tuhaf bir olay geçti... Türk futbolunun derin dünyasına yakın bir arkadaşımla karşılaştım. Bu arkadaşımın yaz aylarında VATAN Spor sayfalarında yer alan ve kamuoyunu bir hayli meşgul eden Şike Dosyası’nı hazırlamamda da ciddi katkıları olmuştu. O dönem 8 gün boyunca kaleme aldıklarım, kanıtlayabileceğim bilgilerdi. Ama arkadaşım yazılanlar dışında inanılması ve kanıtlanması zor bilgiler de aktarmıştı.

***

Onu gördüğümde Beşiktaş-G.Saray derbisi henüz bitmişti. Ben F.Bahçe’nin artık şampiyonluğa çok yakın olduğunu söyledim. Aldığım yanıt ise beni kibarca aşağılıyordu: ‘Bu işleri öğrenemedin, hâlâ saf saf konuşuyorsun. F.Bahçe Sivas’ı yenemeyecek. 1 puan alsa bile şansıyla alacak.’

Bu sefer dalga geçme sırası bana gelmişti:

‘Belki ben safım ama sen de sürekli komplo peşindesin. Ne yani, futboldaki gerilim had safhadayken F.Bahçe’nin yenilmesini kim, nasıl sağlayacak?’

O, konuşmaya devam etti: ‘Maçın hakemi iyi bir hakem. En büyük özelliği sert futbola prim tanıması... Bir deplasman takımı için bulunmaz nimet. Sivas da iyi takım, maça çok asılacaklar. Neyini, nasılını boşver... Artık düğmeye basıldı. Bunu bilmen yeterli...’

Pazar oldu, F.Bahçe Sivas’la 2-2 berabere kaldı. Ona SMS attım, ‘Yine sen haklı çıktın’diye...

Aldığım yanıt canımı daha çok sıktı:

‘BU DAHA BAŞLANGIÇ.’

***

O arkadaşım felâket tellalı Nostradamus değil tabii ki... Kulüp yöneticiliği yapmış, Futbol Federasyonu’na çok yakın, 25-30 yıldır futbolun içinde yer almış, şike ve teşvik primi konusunda uzman olmuş, kimi zaman rakip takıma parayı eliyle teslim etmiş, en azından teşvik raconunda dürüstlüğü tartışılmaz biri...

Düşündüm, ‘Alex’in 2 topu direkten dönmese bizimki acaba ne diyecekti?’

Geçen sezonu hatırladım sonra... Aynı kişi, son 4 haftada F.Bahçe’nin kazaya uğrayacağını, kimlere kaçar para gittiğini ve gideceğini, bunun için hangi bankadan kaç para kredi alındığını, 4-0’lık F.Bahçe-G.Saray derbisinden hemen sonra anlatmıştı bana.

O zaman da tüm söyledikleri çıktığında ‘Appiah son dakikada Denizli’de topu boş kaleye dürtebilse F.Bahçe şampiyon olmayacak mıydı?’ diye düşünmüştüm. Geçen sezonu, önceki sezonları aynı kuşkularla yaşadığım için benim için anlamı çok büyük o cümlenin:

‘BU DAHA BAŞLANGIÇ...’
Şu andan itibaren gözlerimi, kulaklarımı iyice açıyorum. Bu yazıyı da bütün yetkililer, seyirciler, taraftarlar da aynı şeyi yapsın diye yazıyorum.

***

Aklınıza şu soru gelebilir: ‘Madem miden bulandı, neden onun kimliğini ve söylediklerini yazmıyorsun?’

Bu soruya sorularla yanıt vereyim o zaman:

“Geçen sezonki A.Gücü-Samsun maçıyla ilgili, dönemin Samsun Başkanı Adnan Ölmez yer, saat, isim vererek Futbol Federasyonu Asbaşkanı Mehmet Kemal Ünsal’ı ve Bülent Yavuz’u suçlamadı mı? Biz bunları kaleme almadık mı? Başbakanlık Teftiş Kurulu, son raporunda federasyonun bu konuda üstüne düşen araştırmayı yapmadığını belirtip Bakan’ı göreve çağırmadı mı? Federasyonun kendi kurduğu araştırma komisyonunun başkanı Yılmaz Tokatlı Paşa ‘Bu işin içinde bir iş vardı. Bence Ölmez doğru söylüyordu, Kemal Ünsal istifa etmeliydi’ demedi mi? Bunu demesine rağmen komisyon takipsizlik kararı vermedi mi?”

Ben geçen salı Ölmez’in iddialarını yazdığım için mahkemeye çıktım... Zavallı Ölmez’in mahkemelerde nasıl süründüğünü de hayâl edebiliyorum. Ünsal ise hâlâ federasyondaki yerinde, güçlü insanlar istediği zaman suları ters akıtmaya çalışıyor.

Hala aynı yüzler, hala aynı söylentiler... Ne dersiniz? Bu yıl da aynı şeyler mi bizi bekliyor?

DİĞER YENİ YAZILAR