'Adın karın doyurmaz'

Başbakan Erdoğan Bitlis'te konuştu: Yumurtan fazlaysa git omlet yap!

Başbakan Erdoğan, “Ben polisimin sabrına sahip çıkıyorum” dedi ve yumurta atan öğrencilere çattı: Bu kadar fazla yumurtan varsa git fakir fukaraya dağıt. Bu kadar fazla yumurtan varsa git omlet yap, ye. Yazıktır ama düzelecek, merak etmeyin.

BİTLİS’TE bulunan Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, sabah sivil toplum kuruluşlarının temsilcileriyle bir araya geldi; birlik ve beraberlik mesajları verdi. Başbakan ardından da toplu açılış töreninin yapıldığı Cumhuriyet Meydanı’nda Bitlislilere hitap etti. Referandumda yüzde 70 katılım sağlayıp, yüzde 93 ‘Evet’ oyunun çıkması nedeniyle teşekkür ederek başlayan Başbakan, özetle şöyle konuştu:

SİZLER ŞİRİN’İMİZSİNİZ: Bu kadro gördüğünüz gibi Ferhatlar’dan oluşuyor. Sizler de bizim Şirin’imizsiniz. Biz bu millete sevdalıyız, aşığız. Biz bu milletin dertlisiyiz. Diğer liderler gibi kuru sıkı atmıyoruz. Kayseri’ye deniz değil ama Yamula Barajı’nı getirdik. Onlar sulu yeri susuzluğa mahkum ettiler. Gecikmiş yatırımlar için gücümüz yettikçe çalışacağz.

POLİSE SAHİP ÇIKIYORUM: 1 milyon öğrenciye burs veya kredi veriyoruz. Birileri çıkıp, ‘Harçlar kalksın’ diyor. Zaten sen harç alıyorsun ama dert başka. Dert bu ülkede bir gerilim ortamı yaratmak. Bu bağırıp çağıranların, molotofkokteyli atanların ve taş atanların sayısı Türkiye’de bini geçmez. Birileri gelip bize akıl veriyor. Ben polisimin bütün bunlar karşısındaki sabrına ve tahammülüne sahip çıkıyorum ve çıkacağım.

BİZ TAŞ ATMADIK: Rektör toplantısı yapıyoruz. Neymiş rektörler toplantısına katılacaklar. Davetli olunan yere katılınır, davetli olunmayan yerlere katılınmaz. Orada üniversitelerimizin sorunlarını konuşurken, bakıyoruz ki dışarıda yumurtacılar var. Bu kadar fazla yumurtan varsa git fakir fukaraya dağıt. Bu kadar fazla yumurtan varsa git omlet yap, ye. Yazıktır ama düzelecek, merak etmeyin. Bunların bir yandaş medyası var. Öğrenciler üzerinden, polisin üzerinden aslında bize saldırıyorlar. Asıl dert bu. Benim ülkemde üniversite gençliği bunlar değil. Üniversite gençliği düşünür, araştırır, konuşur. Demokrasiyi, özgürlükleri, adaleti konuşur. Biz de oralardan geçtik. Ama biz molotofkokteyli ve taş atmadık, kasatura sallamadık. Biz sadece, ‘müsaade-i efkardan hakikat doğar’ dedik ve fikri tartışmalarla sürecimizi işlettik. Diğerlerinin sayısı bini geçmez ama CHP onların avukatlığını yapıyor. Ne olacak, Silivri Cezaevi’nin önünden ayrılmıyor CHP milletvekilleri. Aydınları içeri attığımızı söylüyorlar. Bizim içeri attığımız tek bir aydın yok. Onların aydın dedikleri bir takım karanlık işlere karıştığı için yargı tarafından içeri atılmıştır.

OYUNLARI İYİ GÖRÜN: 6 ay sonra Türkiye bir kez daha seçim yapacak. Şimdiden milletin iradesini etkilemek için bir takım tezgahlar devreye sokulmaya başlandı. Sokak eylemleri, medya ve siyasiler tarafından yapılmaya başlandı. Kirli iddialarla bizi yıpratacaklarını sandılar. Hangi oyunları yaparsanız yapın, benim Bitlisli kardeşlerim gerçekleri çok iyi görüyor. Oyunları iyi görün. Tuzakları iyi değelendiriyor. Bu ülke çok vaadler gördü. Bazıları çıktı ‘Biz futbolda ofsaytı kaldıracağız’ bile dedi. Şebeke kurup musluklardan gazoz akıtacaklarını söyleyenler oldu.

İLERİ DEMOKRASİ DİYECEĞİZ: Yeniden yepyeni bir anayasayı sizlerle hazırlayacağız. İnşallah ‘daha ileri demokrasi’ diyeceğiz, daha çok özgürlük’ diyeceğiz.

‘Türk ile Türk, Kürt ile Kürt, evde koyun yabanda kurt’

Bitlis’te sivil toplum kuruluşlarıyla bir araya gelen Başbakan, birlik ve beraberlik mesajını Şükri Bitlisi’nin ifadeleriyle anlattı. Başbakan, şöyle dedi: “1500’lü yıllarda kaleme aldığı bu ifade, çok ilginç. ‘Türk ile Türk, Kürt ile Kürt. Evde koyun, yabanda kurt’ Bu dizeler bundan 500 yıl önce yazılmış. 500 yıl önce Şükri Bitlisi, Kürt ile Türk’ün birbirine kardeş olduğunu, birbirleriyle kaynaştığını, bütünleştiğini, yabana, düşmana karşı Türk ile Kürt’ün bir ve beraber olduğunu anlatıyor. Bu kardeşliğin içine fitne sokmaya hiç kimsenin gücü yetmez.”

KILIÇDAROĞLU’NA YANIT VERDİ: Adın karın doyurmaz

Başbakan Erdoğan, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun ev hanımlarına 600 TL vermeyi vaad ettiğini hatırlatarak, şöyle dedi: “Sen çıktın ‘Belediye başkanlığını kazanırsam o kadar vereceğim’ dedin. Sen genel başkan oldun. Sizin büyükşehir belediyeleriniz var Antalya, İzmir gibi yerlerde. Oralarda 600 lira verin bakalım. Bunların planı, projesi yok. Sadece tek şeyleri var. Yalan yalan. Hep adını söylüyorsun, senin adın karın doyurmaz. Umut tacirliği karın doyurmaz. Popülizmden bir şey çıkmaz. Biz hizmet üretmeye devam edeceğiz.”

BAKALIM ALTINA NE YAZACAKSINIZ?



Başbakan’ın Ahlat İlçesi’nde Selçuklu Mezarlığı’nı gezdi. Başbakan fotoğraf çeken gazetecilere esprili şekilde,”Bakalım altına ne yazacasınnız. Sonunda ben de oraya gireceğim, siz de” dedi.